feda etmek

"feda etmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	feda etmek	sacrifice f.
You don't need to sacrifice your career for your children. Çocuklarınız için kariyerinizi feda etmek zorunda değilsiniz. More Sentences
General
2	Genel	feda etmek	sacrifice f.
Therefore, there have to be very good reasons for sacrificing it. Bu nedenle, bunu feda etmek için çok iyi nedenler olmalıdır. More Sentences
Technical
3	Teknik	feda etmek	sacrifice f.
We will not sacrifice all our social heritage which has been acquired at such a high price. Bu kadar yüksek bedeller ödeyerek elde ettiğimiz tüm sosyal mirasımızı feda etmeyeceğiz. More Sentences
General
4	Genel	feda etmek	give up f.
5	Genel	feda etmek	abnegate f.
6	Genel	feda etmek	barter away f.
7	Genel	feda etmek	bargain away f.
8	Genel	feda etmek	barter something away f.
9	Genel	feda etmek	victimate [obsolete] f.
10	Genel	feda etmek	give f.
11	Genel	feda etmek	forego f.

"feda etmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 47 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka biri/bir şey) için feda etmek	sacrifice (someone or something) for (someone or something else) f.
In other words, the Chechens were sacrificed for Iraq. Başka bir deyişle Çeçenler, Irak için feda edildi. More Sentences
2	Öbek Fiiller	(birini/bir şeyi başka biri/bir şey) için feda etmek	sacrifice (someone or something) to (someone or something else) f.
They were sacrificed to ensure that the timetable for British entry was kept on track. İngiltere'nin AB'ye giriş takviminin aksamaması için feda edilmişlerdir. More Sentences
General
3	Genel	canını feda etmek	make the supreme sacrifice f.
4	Genel	canını feda etmek	lay down one's life f.
5	Genel	servetini feda etmek	sacrifice one´s fortune f.
6	Genel	kendini feda etmek	give himself up f.
7	Genel	bir şey için sağ kolunu feda etmek	give eyeteeth for f.
8	Genel	hayatını feda etmek	sacrifice one's life f.
9	Genel	kendini feda etmek	sacrifice oneself f.
Phrasals
10	Öbek Fiiller	bedel karşılığında feda etmek	trade off f.
11	Öbek Fiiller	-e/uğruna feda etmek	sacrifice to f.
Colloquial
12	Konuşma Dili	(bir şey) için her şeyi feda etmek	give anything (for something) f.
Idioms
13	Deyim	birisi için canını feda etmek	give one's right arm for someone f.
14	Deyim	birisi için canını feda etmek	give one's eyeteeth for someone f.
15	Deyim	kendi canını feda etmek	lay down one's life f.
16	Deyim	kendi canını feda etmek	give one's life f.
17	Deyim	kendini feda etmek	make a martyr of oneself f.
18	Deyim	kendi hayatını feda etmek	lay down one's life f.
19	Deyim	uğruna/yolunda bir şeyi feda etmek	sacrifice something on the altar of something f.
20	Deyim	(başkaları için) kendi hayatını feda etmek	give one's life f.
21	Deyim	(başkaları için) kendi hayatını feda etmek	lay down one's life f.
22	Deyim	canını feda etmek	give (one's) eyeteeth f.
23	Deyim	(bir şey) için canını feda etmek	give (one's) eyeteeth for (something) f.
24	Deyim	canını feda etmek	give (one's) right arm f.
25	Deyim	canını feda etmek	give your right arm f.
26	Deyim	sağ kolunu feda etmek	give eyeteeth f.
27	Deyim	her şeyini vermek/feda etmek	give eyeteeth f.
28	Deyim	canını feda etmek	give one's eyeteeth f.
29	Deyim	canını feda etmek	give one's right arm f.
30	Deyim	canını feda etmek	give right arm f.
31	Deyim	bir şey için sağ kolunu feda etmek	give your eye teeth for f.
32	Deyim	bir şey için canını feda etmek	give your eye teeth for f.
33	Deyim	bir şey/bir şey yapmak için sağ kolunu feda etmek	give your eye teeth for something/to do something f.
34	Deyim	bir şey/bir şey yapmak için canını feda etmek	give your eye teeth for something/to do something f.
35	Deyim	sağ kolunu feda etmek	give your right arm f.
36	Deyim	(bir şeyi) feda etmek	lay (something) on the line f.
37	Deyim	canını feda etmek	lay down life f.
38	Deyim	hayatını feda etmek	lay down life f.
39	Deyim	canını feda etmek	lay down your life f.
40	Deyim	hayatını feda etmek	lay down your life f.
41	Deyim	(biri/bir şey için/uğruna) canını feda etmek	lay down your life (for somebody/something) f.
42	Deyim	(biri/bir şey için/uğruna) hayatını feda etmek	lay down your life (for somebody/something) f.
43	Deyim	-in uğruna birini/bir şeyi feda/kurban etmek	sacrifice someone or something on the altar of f.
44	Deyim	(biri için) kendini feda etmek	take a bullet (for someone) f.
45	Deyim	(biri için) kendini feda etmek	take the bullet (for someone) f.
Computer
46	Bilgisayar	kazanmak için herşeyi feda etmek mi? memnuniyetle	sacrifice everything, for victory? gladly expr.
Chess
47	Satranç	genellikle pat etmek veya sürekli şah çekerek rakibi beraberliğe zorlamak için feda edilen taş	desperado i.